Haber Tarihi : 2006-07-02

 

RİZE - Geçtiğimiz günlerde göreve gelen Makine mühendisleri Odası Rize şubesi ilk toplantısını yaptı. MMO Rize Şube Başkanı Metin Bıçakçı yaptığı açıklamada odanın 1954 yılında Anayasanın 135. maddesinde tanımlanan 7303 sayılı yasa ile kurulmuş, kamu kurum niteliğinde, Türk mühendis ve mimar odaları birliğine bağlı bir meslek kuruluşu olduğunu ifade etti.

Bıçakçı, , "Makine mühendisleri odası yurt içinde ve yurt dışında makine, endüstri, işletme, sanayi, uçak, havacılık, Uzay,Sistem, Teknik Metot, Üretim Mühendisliği öğretimi yapan kuruluşların fakülte ve bölümlerinden mezon olan, Türkiye sınırları içerisinde meslek ve sanatlarını uygulamaya yasal yetkili olup, meslek çalışmalarında bulunan tüm mühendisleri içine toplamaktadır" dedi.

Bıcakçı, “Makine Mühendisleri Odası 1954 yılından bu güne 18 şube, 50 il temsilciliği, 33 ilçe temsilciliği, 21 mesleki denetim bürosu ve 1500 ’ e ulaşan işyeri temsilcilikleri ile ülke genelinde yaygın bir örgütlenme düzeyine ulaşmıştır. 1954 yılında902 olan üye sayısı 2005 yılında 62.bine ulaşmıştır.Bu temciliklerden biri de biziz. MMO Rize İl Temsilciliği 13 haziran 2006 tarihinde göreve başlamıştır” dedi. Yönetim Kurulu şu isimlerden yer almakta: Coşkun Yeğen, Kahraman Uzunali, İlyas Engin, Orhan Başdemirci.

Haberi Hazırlayanlar: Karadeniz Gazetesi Rize Temsilcileri: İlyas GÜR, Dilek ASLAN    Tel: 0 464 217 3687 - 217 35 75 Mataracı han Kat:2 No:51/RİZE

Resimleri büyütmek için üzerlerine tıklayınız.

TEK ÇÖZÜM DOĞALGAZ

Rize Makine Mühendisleri Odası Başkanı Metin Bıçakçı, yaptığı yazılı açıklamada, hava kirliliği; canlıların sağlığını olumsuz yönde etkileyen ve maddi zararlar meydana getiren havadaki yabancı maddelerin, normalin üzerindeki miktar ve yoğunluğa ulaşması olduğunu ifade ederek, "Dünya standartlarına göre, bir metreküp havada bulunması gereken maksimum kükürtdioksit (SO2) konsantrasyonu 150 mikrogramdır.

Son yıllarda artan hava kirliliği nedeniyle özellikle ilimizde yaşanan sorunların bir an önce ortadan kalkması için doğalgaz şart." dedi.
Doğalgazın birçok avantajı olduğunu ifade eden Bıçakçı, "Doğalgaz, yandığı zaman artık bırakmaz, zehirsiz, külsüz ve dumansızdır. Çevreye zarar vermez, havayı kirletmez. Diğer yakıtlardan ucuzdur. Tüketimi sayaçlardan okunur ve kontrol edilebilir. Önce kullanılır, bedeli sonra ödenir. Depolama ve taşıma maliyeti yoktur.

Depolama alanlar ı başka kullanıma ayrılabilir. Zahmetsiz, konforlu bir yaşam sağlar. Temiz bir yakıttır, işletme ve bakım maliyetleri düşüktür. Doğalgaz havadan hafiftir, serbest halde iken yükselir ve birikmez. Doğalgaz kömür, fueloil ve elektriğe kıyasla ekonomik ve verimli bir yakıttır. Yanma verimi yüksektir.

Bıçakçı, "Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak' ın uzun süredir yoğun gayret gösterdiği, Trabzon ve Rize bölgesine doğalgaz kazandırma çalışmaları nihayet sonuç verdi. Trabzon ve Rize bölgesine 2 ay içinde yapılacak doğalgaz dağıtım ihalesiyle, yüklenici firma belli olacak ve 6 ay içinde doğalgaz çalışmaları için ilk kazı başlayacak, 18 ay sonra Trabzon-Rize bölgesinde şehir merkezleri doğalgazla tanışacak. Trabzon ve Rize'de doğalgaz dağıtım projesinin tamamıyla tamamlanması ise 5 yıl sürecek" dedi.
Haber53 6/7/2006 ve Karadeniz Gazetesinde yayımlanmıştır

TEK ÇÖZÜM DOĞALGAZ !

Hava kirliliği; canlıların sağlığını olumsuz yönde etkileyen ve/veya maddi zararlar meydana getiren havadaki yabancı maddelerin, normalin üzerindeki miktar ve yoğunluğa ulaşmasıdır.

Bir başka deyişle hava kirliliği; havada katı, sıvı ve gaz şeklindeki yabancı maddelerin insan sağlığına, canlı hayatına ve ekolojik dengeye zarar verecek miktar, yoğunluk ve sürede atmosferde bulunmasıdır. İnsanların çeşitli faaliyetleri sonucu meydana gelen üretim ve tüketim aktiviteleri sırasında ortaya çıkan atıklarla hava tabakası kirlenerek, yeryüzündeki canlı hayatı olumsuz yönde etkilenmektedir. Doğalgaz: Başta Metan (CH4) ve Etan (C2H6) olmak üzere çeşitli hidrokarbonlardan oluşan yanıcı bir gaz karışımıdır. Doğalgaz renksiz, kokusuz havadan hafif bir gazdır.

Dünya standartlarına göre bir metreküp havada bulunması gereken maksimum kükürtdioksit (SO2) konsantrasyonu 150 mikrogram dır.Son yıllarda artan hava kirliliği nedeniyle özellikle ilimizde yaşanan sorunların bir an önce ortadan kalkması için Doğalgaz şart.

Doğalgazın Avantajları Nelerdir ?

  • Yandığı zaman artık bırakmaz, zehirsiz, külsüz ve dumansızdır.
  • Çevreye zarar vermez, havayı kirletmez.
  • Diğer yakıtlardan ucuzdur.
  • Tüketimi sayaçlardan okunur ve kontrol edilebilir.
  • Önce kullanılır, bedeli sonra ödenir.
  • Depolama ve taşıma maliyeti yoktur. Depolama alanları başka kullanıma ayrılabilir.
  • Zahmetsiz, konforlu bir yaşam sağlar.
  • Temiz bir yakıttır, işletme ve bakım maliyetleri düşüktür.
  • Doğalgaz havadan hafiftir,serbest halde iken yükselir ve birikmez.

Ekonomik : Doğalgaz kömür, fuel oil ve elektriğe kıyasla ekonomik ve verimli bir yakıttır.Yanma verimi yüksektir. Diğer yakıt giderlerinden daha fazla tasarruf sağlar.
Konforlu : Doğalgaz sizi kömür bitti, fuel oil azaldı dertlerinden kurtarır. Tutuşturma derdi yoktur, kül ve artık bırakmaz, koku yapmaz. Düğmeye basarsanız, doğalgaz konforunu yaşarsınız.
Çevreci :

Doğalgaz, artığı olmadığı için çevreyi kirletmez, hava kirliliğine neden olmaz. Doğalgazla hem evlerimiz hem de kentimiz temiz kalır.
Güvenli : Doğalgaz tesisatı ve cihazları düşük basınçla çalıştığı için LPG tüpleri gibi patlama tehlikesi ve basınçlı parça tesiri yoktur. Diğer gazlar gibi zehirli değildir.
Bilindiği gibi; Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak'ın uzun süredir yoğun gayret gösterdiği, Trabzon ve Rize bölgesine doğalgaz kazandırma çalışmaları nihayet sonuç verdi. Trabzon ve Rize bölgesine 2 ay içinde yapılacak doğalgaz dağıtım ihalesiyle, yüklenici firma belli olacak ve 6 ay içinde doğalgaz çalışmaları için ilk kazı başlayacak,18 ay sonra Trabzon-Rize bölgesinde şehir merkezleri doğalgazla tanışacak. Trabzon ve Rize'de doğalgaz dağıtım projesinin tamamiyle tamamlanması ise 5 yıl sürecek.
Doğal Gaz hakkında bilgiler için tıklayın.
Güneş Gazetesi ve Zümrüt Gazetesi (8 Temmuz 2006 tarihli Doğal gaz haberlerimiz..Resimleri büyütmek için üzerlerine tıklayınız)

YEREL MEDYANIN ÖNEMİ BÜYÜK

Haber Tarihi : 2006-07-18
RİZE- Türkiye Makine Mühendisleri Odası Rize Şubesi Başkanı Metin Bıçakçı, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte gazetemizin Rize temsilciliğini ziyaret ederek, temsilcimiz Dilek Aslan’la yerel medyayı konuştu.

TMMO Rize Şubesi Başkanı Metin Bıçakçı, yerel medyanın kısıtlı imkanlarla büyük bir görev yaptığını ifade ederek, "Karadeniz gazetesi 28 yıldır bu bölgede yaşayan insanların sorunlarını dile getirerek Ankara’ya duyurup büyük bir boşluğu doldurmaktadır. Bu nedenle ilimizdeki sivil toplum kuruluşlarının Karadeniz gazetesini desteklemesini istiyoruz.
 
Yerel ve bölgesel medya ne kadar güçlü olursa bu bölgedeki insanların sesi de o kadar gür çıkar. Bu sayede sorunlara çok kısa sürede çözülür.
Bizler oda yönetimine yeni geldik. Makine Mühendisleri Odası’nda nasıl kamu görevi görüyorsak Karadeniz gazetesi de bizler gibi kamu görevi yürütüyor" diye görüşlerini aktardı.

ASANSOR SORUNLARI BASIN BİLDİRİSİ

Ülkemizde kentleşme alanındaki dikey yapılaşma yönündeki gelişmelerle bağlantılı olarak konfor, ekonomiklik ve güvenlik faktörleri ön plana çıkmaktadır. Yapılaşma sürecinin vazgeçilmez bir aktörü olarak Asansör ve Yürüyen Merdiven sektörü bu faktörlerden doğrudan etkilenmektedir. Ancak AB Teknik Mevzuatının uyumlaştırılması, standartlara uygun üretim ve haksız rekabet koşullarının giderilmesi gerekmektedir.

Ülkemizde; 2010 yılı itibarıyla kullanımda olan asansör sayısı 180.000 civarında olup her yıl yaklaşık 10000 adet asansör üretilmektedir. MMO’dan Büro Tescil Belgesi alan 600 firma asansör tasarım, imalat, montaj ve bakım süreçlerinde hizmet vermekte ve bu firmalarda 650 civarında makina mühendisi ve bir o kadar da elektrik mühendisi istihdam edilmektedir. Herhangi bir yetki almadan, korsan olarak çalışan firma sayısı ise yaklaşık 1200 civarındadır.

Makina Mühendisleri Odası Asansör Mühendis Yetkilendirme Yönetmeliği uyarınca ülke genelinde Eğitim Kursları açılmakta ve kurslar sonrası yapılan sınavlar sonucunda başarılı olan mühendisler belgelendirilmektedir.

MMO tarafından, kullanılan asansörlerin periyodik kontrollerinin yapılması için çeşitli belediyelerle protokoller yapılmış ve uzman mühendislerce onbinlerce asansörün periyodik kontrolleri yapılarak olası kazaların önüne geçilmiştir. Bu kontroller sonucunda ortaya çıkan gerçek şudur: 1 ilimizdeki ilgili belediye sınırları içinde kullanımda olan asansörlerin yaklaşık %50’si eksik, %25’si kullanılamaz durumda olup yalnızca %25’i standartlara uygundur. Bu tablo halkımızın can güvenliğinin nasıl büyük bir tehlike içinde olduğunun göstergesidir.

Yapılan bu periyodik kontrollerde asansörlerin büyük bir çoğunluğunun kuyu dibinin temiz olmadığı, kabin karşı ağırlık tamponlarının olmadığı, korozyonların oluştuğu, regülatör halatının elektriksel denetiminin olmadığı, kuyu içi elektrik tesisatının uygun olmadığı, kabin altı tampon çarpma plakasının olmadığı vb. gibi birçok olumsuzluklar tespit edilmiştir.

Asansörler, kaldırma iletme makinaları içinde son derece emniyetli bir taşıma aracı olmak zorundadır. İnsan sağlığı ve can güvenliğini doğrudan etkileyen ürün grupları içerisinde yer alması nedeniyle asansörler; tasarım, imalat, montaj, işletmeye alma, ruhsatlandırma ve kullanım aşamalarında ülkemizde zorunlu standartlar ve yönetmelikler kapsamına alınmıştır. Aynı şekilde asansörler, AB ülkelerinde de riskli ürün grubu listesinde yer alarak, CE İşareti Standardı’na tabi tutulmuştur.

Ülkemizde asansörlerin projelendirilmesi, montajı ve bakımı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından 31.01.2007 tarihinde (Resmi gazete 26420) yürürlüğe giren Asansör Yönetmeliğine göre yapılmaktadır.
Halen yürürlükte bulunan 95/16/AT sayılı Yönetmelikte Asansör imalat, montaj ve bakım süreçlerinde çalışan mühendislere yönelik açık bir düzenleme bulunmamaktadır. 1995 tarihli yönetmelikte asansör imalat, montaj ve bakım firmalarının bir elektrik ve bir makina mühendisi istihdam etmesi ve bu firmaların Elektrik ve Makina Mühendisleri Odaları’ndan Büro Tescil Belgesi alması zorunlu tutulmuşken, yürürlükteki Yönetmelikte bu konular boşlukta bırakılmıştır.

Yeni Yönetmelikte asansör avan ve uygulama projelerinin elektrik ve makina mühendislerince çizileceği ve bu projelerin Belediye ve Valiliklerce asansörlere işletme ruhsatı verilmesi aşamasında isteneceği belirtilmekte, ancak imalat, montaj ve bakım firmalarının mühendis istihdamı konusunda herhangi bir açıklık getirilmemektedir.


• Asansörlerin bakımının, meslek odalarınca mesleki yeterliliği belgelendirilmiş mühendis çalıştıran yetkin firmalarca yapılması sağlanmalıdır. • İlgili kamu kuruluşları ile yerel yönetimler, asansör periyodik kontrollerinin düzenli olarak yaptırılması konusunda daha duyarlı davranmalı, bu konuda Meslek Odaları ile denetim süreçlerinde işbirliğini arttırmalıdır.• Makina ve Elektrik Mühendisleri tarafından çizilen asansör projeleri, Odaların Mesleki Denetiminden geçmeden ilgili makamlarca kesinlikle işlem yapılmamalıdır. • Mesleki denetimin olmazsa olmaz koşulunun “uzmanlık ve belgelendirme” olduğu bilinmelidir. • Makina Mühendisleri Odası’nın “Uzmanlık ve Belgelendirme Yönetmeliği” kapsamında gerçekleştirdiği MİEM çalışmaları geliştirilerek sürdürülmelidir. Bu çalışmalarda üniversitelerin ve kaldırma iletme makinaları sektörünün desteği arttırılmalıdır.

• Asansör yönetmeliğinde, halen kullanılmakta olan asansörlere ilişkin bir yaptırım bulunmamaktadır. Yeni yapılan asansörlerde uygulanmakta olan güvenlik kriterlerinin, kullanımda olan asansörlere de uygulanması yönünde düzenleme yapılmalıdır.

• Ülkemizde bina asansörlerinin uygulama projelerine uygun olarak yapılmasını denetleme ve yapı kullanım izinlerini verme yetkisi, yürürlükteki yasalarla yapı denetim kuruluşlarına, yerel yönetimlere ve mücavir alan sınırları dışında valiliklere verilmiştir. Ancak bu süreçlerde meslek odalarının dışlanması nedeniyle, bütünlüklü bir denetim yapılamamaktadır. Bunun bedelini asansör kazaları şeklindeki sonuçlarda yaşamaktayız. Binalarda asansörlerin bilimsel teknik esaslara, sağlık kurallarına uygun olarak yapılması amacıyla, yerel ve merkezi yönetimler ile meslek odalarının koordinasyon içerisinde çalışabilmesi için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.

• Ülkemiz asansör ürün ve malzemeleri açısından bir ithalat cenneti haline gelmiştir. Planlı sanayi politikalarının olmaması, ekonomik krizler, tutarsız ihracat ve ithalat politikaları, yatırım malları ithalatında korumacılık faktörüne öncelik verilmemesi ve yatırımlarda sektöre öncelik tanınmaması bu durumun başlıca nedenleridir. Yerli üretimin ulusal ve uluslar arası rekabet ortamında etkinliğinin arttırılması için AR-GE ve yüksek üretim teknolojilerine yönelik yatırımlara destek verilmesi devlet politikası haline getirilmelidir.

• Engelli standartlarına uyum, bir ülkenin aynı zamanda çağdaşlığının da bir göstergesidir. Engelli vatandaşlarımız için gerek iş merkezlerinde gerekse Karayolu üzerinde bulunan üst geçitlerde uygun asansörlerin konulması sağlanmalıdır. MMO Rize il temsilciliği olarak; hazırladığımız protokolun Rize belediyesincede uygun görülmesiyle ; İlimizde yaşayan tüm insanlarımızın can ve mal güvenliğinin sağlanması, olası kazaların önlenmesi için önemli bir adım atılacağını umar, saygılarımızı sunarız.

RİZELİ MÜHENDİSLER TEK YUMRUK

Haber Tarihi : 2006-07-24
RİZE- Türkiye Makine Mühendisleri Odası Trabzon Bölge Şubesi Başkanı Osman Gökhan Bali ve yönetim kurulu üyeleri, odanın Rize temsilciliğini ziyaret ettiler.

Ziyaret sonunda bir açıklama yapan MMO Trabzon Şube Başkanı Osman Gökhan Bali, ''Rize ile birlikte 9 temsilciliğimiz var. Rize en önemli temsilciliklerimizden biri. Birlik, beraberlik içerisinde Rize’deki arkadaşlarımızla bir toplantı yaptık. Bundan sonra bize bağlı tüm temsilciliklerle birlikte sık sık bir araya geleceğiz.

Önümüzdeki günlerde Trabzon’da ‘Sanayileşme ve Çevre’ konulu bir sempozyum düzenleyeceğiz. Buna benzer bir paneli de Rize’de düzenlemeyi düşünüyoruz. Doğalgaz konusunda bir eğitim çalışmamız olacak. Yine LPG tankerleri ile ilgili Rize temsilciliğimiz adını duyuracak. Biz bölge olarak her zaman Rize temsilciliğimizin yanındayız, meslektaşlarımızın hak arayışlarında destekçileriyiz" dedi.

 

ASANSÖR DENETİMİ HAYAT KURTARIYOR

Makine Mühendisleri Odası (MMO) Rize İl Temsilciliği Başkanı Metin BIÇAKÇI, kentleşme ile birlikte çok katlı binaların ayrılmaz parçası haline gelen asansörlerin, yapım ve kullanım sırasında yeterince denetlenmediğini söyledi.

MMO tarafından, kullanılan asansörlerin periyodik kontrollerinin yapılması için çeşitli belediyelerle protokoller yapılmış ve uzman mühendislerce onbinlerce asansörün periyodik kontrolleri yapılarak olası kazaların önüne geçilmiştir. Bu kontroller sonucunda ortaya çıkan gerçek şudur: 10 ilimizdeki ilgili belediye sınırları içinde kullanımda olan asansörlerin yaklaşık %83’ü eksik, %12’si kullanılamaz durumda olup yalnızca %5’i standartlara uygundur. Bu tablo halkımızın can güvenliğinin nasıl büyük bir tehlike içinde olduğunun göstergesidir.

Yapılan bu periyodik kontrollerde asansörlerin büyük bir çoğunluğunun kuyu dibinin temiz olmadığı, kabin karşı ağırlık tamponlarının olmadığı, korozyonların oluştuğu, regülatör halatının elektriksel denetiminin olmadığı, kuyu içi elektrik tesisatının uygun olmadığı, kabin altı tampon çarpma plakasının olmadığı vb. gibi birçok olumsuzluklar tespit edilmiştir.

Bilindiği üzere son olarakta ;mayıs ayı sonunda; Artvin ilimizdeki Devlet Hastanesi'nde asansör arızası sebebiyle ameliyattan çıkan hastalar sedyelerle merdivenlerden indirilerek servislerine götürülmek zorunda kalınmıştır. Henüz teslim alınmadığı yetkililerce belirtilen asansörün sık sık arıza vermesi hastaların zor durumda bırakılmasına meydan vermiştir. Kaldı ki teslimatı yapılmayan bir asansörün geçicide olsa kullanılması sakıncalıdır.

95/16/AT Asansör Yönetmeliğine ilişkin 12 Ocak 2005 tarih ve 25628 sayılı resmi gazetede yayınlanan değişiklik metnine göre “1 Mart 2005 tarihinden itibaren işletmeye alınacak asansörlerde C€ Uygunluk İşareti aranacaktır” ibaresi yer almıştır.

İlimizde; Asansörlerin güvenli çalışmaları konusunda yakınmalar oldukça yüksek boyuta ulaşmış olup, Standardlara uymayan asansörlerde meydana gelen ölümcül kazaların sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Kurulmakta ya da kullanılmakta olan asansörlerdeki bu tehlikeli durum, asansör yapım ve kullanımı sırasında yeterli denetim olmamasından kaynaklanıyor. Teknik personel sıkıntılarından dolayı bu kontrolleri yapamayan belediyelerin, Makine ve Elektrik Mühendisleri Odaları ile protokol yaparak çözüm bulmaları mümkündür.

Tüm bu işlerin yönetmeliklere uygun yapılması için mimari projede gösterilen asansör kabini ve kuyusu ölçüleri, Makine Mühendisleri Odası tarafından onaylanmalı. Belediyeler iskan izni için, Makine Mühendisleri Odası'ndan asansör ile ilgili ölçülerin standartlara uygun olduğuna yönelik onay istemeli. Bu önlemler alınırsa asansörler TSE normlarına uygun olur.

26 Temmuz 2006 Zumrut Rize