Akraba evliliği, eşler arasında kan bağı bulunması yani aynı atadan gelme
durumudur. Kanbağı olan akrabalar, toplumun genelinde görülen
ortak gen yüzdesinin dışında, ayrıca akraba oldukları için ve bunun
derecesine göre daha da fazla ortak genleri vardır. Akraba evlilikleri
genetik danışmanlık hizmetinin verilmesini gerektirir. Genetik danışmanlıkta
ise önemsenmesi gereken üç önemli konu vardır:
1. Çiftler arasındaki
akrabalığın doğru olarak saptanması ve soyağacının çıkarılması,
2. Ailede kalıtsal nedenli
bir hastalık riskinin böyle bir evlilikte nasıl etkileneceği,
3. Zararlı bir genin, çiftin
her ikisi tarafından çocuğa aktarılma riski ne kadar yüksektir ki buna bağlı
çocuk hasta olsun.
Akraba evliliği genetik
hastalıkların epidemiyolojisini etkileyen önemli durumlardan biridir ve dünya
toplumunun %20'si belki de daha fazlası tarafından yeğlenmektedir. Doğan
çocukların en azından %8.4'ü akraba evliliklerinden doğmaktadır. Özellikle
Batı Akdeniz ve Güney Hindistan'da çok yaygındır. Akraba evliliği yapan
popülasyonda özürlü çocuk doğma riski diğer popülasyona göre iki kat artarak
%8-9 olmaktadır.
Her
insanda 23 çift kromozom vardır. Her bir çift kromozomun bir tanesi anneden,
diğeri babadan gelmektedir.
Kromozomlar, kalıtımımızla ilgili olan DNA'yı içerir. DNA'nın fonksiyonel
ürün kodlayan bölümler ise Gen denir.
Herbir kromozomda binlerce gen vardır. Her gen, kromozom üzerinde özel bir
yere sahiptir. Genler bir kuşaktan diğerine aktarılan kalıtsal birimlerdir.
Bazı hastalıkların ortaya çıkmasında sadece anneden veya babadan bozuk gen
aktarılması yeterliyken, bazı hastalıklarda hem anneden hem de babadan bozuk
olan genin alınması sonucu hastalık ortaya çıkar. Böyle bir durumda anne ve
baba sağlıklı olabilirler, ancak bozuk gen taşımaktadırlar; yani tıp dilinde
Heterozigot olarak adlandırdığımız durum söz konusudur. Hastalığın ortaya
çıktığı çocuk ise Homozigot'tur yani her iki bozuk genide aldığı için hasta
olmuştur. İşte bu kalıtıma Otozomal Resesif Kalıtım denmektedir. Otozomal
resesif kalıtımda, aynı bozuk geni taşıyan anne ve babanın hasta çocuk
sahibi olma ihtimali %25'tir.
Akraba evliliklerinde, hem annenin hem babanın aynı bozuk geni taşıma
ihtimali, akraba evliliği yapmayan diğer kişilere oranla daha yüksek olduğu
için, çocuğun da hasta doğma ihtimali, normal populasyona göre artmıştır.
Bununla beraber, düşük ve ölü doğum ihtimali de artmıştır.
Son yıllarda yapılmaya başlanan calışmalar, ülkemizdeki kan yakını evlilik
oranını %21-40 arasında belirlemiştir. Almanya'da ise bu oran sadece %0,1-
0,3 arasındadır.
Akraba evliliği yapmış anne adaylarına tavsiyem, gebelikleri sırasında
genetik danışma almaları olacaktır.